Top Social

14 Mart 2013 Perşembe

Rahmet Yağmuru mu, Fırtına mı? Bir başka Sinan Yağmur

Rahmet Yağmuru mu, Fırtına mı? Bir başka Sinan Yağmur
Rahmet Yağmuru mu, Fırtına mı? Bir başka Sinan Yağmur

Pek çok solcu kalemi bir yönden takdir ediyorum. Yazmak için Müslüman/İslamcı takılmamışlar. Neye inandılarsa o kanatta samimi durmuşlar. Hatta idealleri gereği bedeller ödemişler. Ama şu İslam davasının içinde öyle kalemşörler var ki, sırf yazmak, tanınmak, alkışlanmak, nemalanmak için kalem sallamışlar/sallıyorlar. Ve bunların bazıları "en büyük İslamcı yazar"lardan ya da en azından "en çok okunan İslamcı yazar"lardan da tanınmışlar/tanınıyorlar.

Şu Sinan Yağmur... Meşhur olmadan önce, kendisini Facebook sayfasında meşhur etmeye çalıştığı ve "Aşkın Göz Yaşları" isimli ilk kitabını basacağını ilan ettiği, kapağının grafik tasarımını Facebook'ta paylaştığı sıralarda, bir arkadaşımın ikazı ile denk gelmiştim ona... 


Hanım takipçileri ile gayet samimi oluyor, "Sinan Yağmur bu gece yatmadan önce falanca türküyü dinledi, bir de sigara yaktı. Şöyle yaptı, böyle yaptı" diye durum güncellemeleri paylaşıyor ve öğretmenlik yaptığı okulunun bahçesinde, öğrencileri ile yan yana ve kendi ağzında lakayt duran bir sigara ile çekilmiş fotoğraflarını paylaşıyordu. Gayr-i samimi bulmuştum. "Gökten şimşekler yağıyor, yerden yağmur" diye yazdıkça da hem kızmış hem de gülmüştüm. 

Günlerce münazara etmiştim. Ve sonunda da "Başka bir şey var. Bu adam beni anlamıyor değil, anlamak istemiyor."demiştim. Sonra bir baktım ki, "Çarmıhtaki Kan: Hz. İsa Efendimiz" diye bir kitap kapağını da yayınlamış ve kitabı bastırıp yayımlayacağını ilan etmişti. "Bu adam en temel itikad bilgilerinden bile mahrum mu? Hz. İsa'nın öldürülemediğini ve canlı olarak, ruh ve bedenle semaya kaldırıldığını da bilmiyor mu? Yuh olsun!" demiştim ki, ikinci şok da gecikmedi "Bu kitabın onayını almak için Vatikan'a bilmem kim efendiye yolladım. Cevap bekliyorum" yazmıştı sayfasında... 

Ben itirazımı sürdürünce engellemişti beni sayfasında.. Pek çok meselede yanlış olduğunu bilerek yanlışları savunuyordu. Onu kendi haline bıraktım. Bir süre sonra bir baktım ortalık yıkılıyor Sinan Yağmur diye... Ve bir duydum o yılın en çok satan/okunan kitabı Sinan Yağmur'un "Aşkın Gözyaşları" kitabı... "Yazık bu samimi Müslüman millete. Meydan o kadar boş kalmış ki neye hizmet ettiği belli olmayan, ikaz-tenkit dinlemeyen ve din-i İslam'ı kendisi bile doğru düzgün bilmeyen, kullandığı Türkçe ile bile seviyesizliğini gösteren, süslü püslü cümleler kuracağım diye sürekli devrik cümleler kuran, etkileyici olacağım diye yerden yağmurlar yağdıran bir Din Kültürü öğretmeni, bir numara olabiliyor." dedim... Ben çok üzüldüm ama Vatikan da sevinmiştir bu başarıya(!) değil mi? 

| Mehmet Fahri Sertkaya
AkademiDergisi.com
ilk yorumu sen yap
Yorum Gönder